İmam Müslim ve Sahihi
İmam Müslim ve Sahihi
İmam Müslim
Ebu’l-Hüseyin Müslim b. Haccâc el-Kuşeyrî, 202, 204 veya 206 tarihinde Nişabur’da doğmuştur. Kendisi meşhur Arap kabilesi Kuşeyr’e mensuptur. Lakabı “Asâkiru’d-dîn”dir. Babası kumaş tüccarıdır. Babasından sonra kendisi bir yandan ilimle meşgul olurken bir yandan da bu mesleği devam ettirmiştir.
Müslim, küçük yaşta Arap Edebiyatının çeşitli sahalarıyla meşgul oldu. O da Buharî gibi hemen hemen bütün hayatını hadise adamıştır. O, devrin ilim merkezleri olan Hicaz, Mısır, İran, Suriye, Mezopotamya ve Türkistan’a seyahatler yaptı. Gezdiği yerlerdeki hadis alimlerinden ders aldı.
Hocaları
Onun hocaları arasında İshak b. Râhûye, Abdullah b. Mesleme el-Ka’nebî, Buharî, Ahmed b. Hanbel, Ebu Zür’a er-Râzî, Kuteybe b. Saîd, Hermele b. Yahya, Yahya b. Yahya, Muhammed b. Mihrân, Ebu Gassân, Saîd b. Mansur, Amr b. Sevad gibi zevat bulunmaktadır.
Talebeleri
Ebu İsa et-Tirmizî, Ebu Hatim er-Râzî, Muhammed b. İshak b. Huzeyme, ve Ahmed b. Mübârek el-Müstemlî gibi meşhur zatlar kendisinden hadis rivayet etmişlerdir.
İmam Müslim tahsilini bitirdikten sonra Nişabur’a yerleşti. Ticaret yaparak geçimini temin etti ve daima hadisle meşgul oldu. Ömrünün sonlarına doğru Buharî ile tanıştı ve onun ilmini takdir etti. Bu yüzden de devrin siyasi olayları sebebiyle birçokları Buharî’nin çevresinden uzaklaşırken İmam Müslim, onun yanından ayrılmadı.
Ölümü
Müslim 261 yılında 55 yaşında Nişabur’da vefat etmiştir. Vefat sebebiyle ilgili olarak şu olay anlatılır: Bir gün kendisi için kurulan bir müzakere meclisinde Müslim’e bir hadis sorulur, fakat bilemez. Aramak üzere evine çekilir. Kitaplarını karıştırmaya başlar. Bu sırada eve bir sepet hurma gelir. Müslim, hem arar hem hurmadan ağzına arada bir atar. Bu hâl üzere sabahı eder, hurma biter, hadis de bulunur, ancak İmam o sabah vefat eder. Bazı terâcim yazarları Müslim’in bu hurma sebebiyle öldüğünü söylemiştir.
Sahih-i Müslim Eseri
İmam Müslim’in en meşhur eseri hiç şüphesiz el-Müsnedü’s-Sahih adını verdiği kitabıdır. Sahih-i Müslim diye şöhret bulmuş olan bu eser, Kütüb-ü sitte’nin ikinci kitabıdır. İmam Müslim onu 300.000 hadis içinden seçerek meydana getirmiştir. Müslim sahih’ini 220 hocadan öğrenip yazmıştır.
Müslim sahihinin muhtevasını şöyle açıklamaktadır:
“Bana göre sahih olan her hadisi bu kitaba almış değilim. Sadece sıhhati konusunda ulemanın icma ettiği hadisleri bu kitaba kaydettim.”
İmam Müslim, bu kitabında öteki hadisçilerin pek riayet etmedikleri bir hususa dikkat etmiştir. O, hocalarından sema’ yoluyla aldığı hadisleri naklederken, özellikle “haddesenâ” tabirini; kendisinin hocalarına okumak suretiyle hocalarının tasvibine arzettiği hadisleri naklederken de “ahberenâ” tabirini kullanmıştır.
İmam Müslim kitabını bablara ayırmamıştır. Daha doğrusu bab başlıkları tanzim etmemiştir. Onun kitabında görülen bab başlıkları sonradan Nevevî tarafından oluşturulmuştur.
İmam Müslim’in kitabına aldığı hadisler genellikle Buharî’deki merfu hadislerdir. Ayrıca o, Buharî’de bulunmayan 820 merfu hadisi de tahric etmiştir.
Müslim kitabını ikamet ettiği yerde, kaynaklarının yanıbaşında ve hocalarının hayatta bulunduğu bir sırada meydana getirmiştir.
İmam Müslim, sahih’ine yazdığı mukaddimede kitabında izlediği yolu açıklamıştır. Kütüb-ü sitte içinde sadece Müslim’de görülen bu mukaddime, Müslim’in bir özelliğidir.
Müslim, bir hadisin bütün varyantlarını, çeşitli isnadlarla ve değişik lafızlarla hep bir araya toplamış ver kendince o hadis, fıkhın hangi babına ait ise toptan orada kaydetmiştir. Bu toplama esnasında ilk önce mutkın olan hafız hadis alimlerinin rivayetlerini zikretmiş, bunun dışındakilerin rivayetlerini sonraya bırakmıştır. Böylece aranan hadis daha kolay bulunur, gerek senedler ve gerek metinler hep bir arada görme imkanı elde edilmiş olur.
Bazı hadisleri birden fazla yerde tekrarladığı da olmuştur. Tekrar ettiği hadislerin sayısı 137’dir.
Çeşitli isnadlarla gelen tek metin için senedlerin değiştiği noktalara bir (ح) harfi koymak suretiyle bu durumu belirtir.
Bir hadisin metninin benzeri başka senedlerle gelmişse, o senedleri verdikten sonra metin yerine “mislehû” veya “nahvehû” demekle yetinir. Aynı metni tekrar zikretmez. “Mislehû” lafzı benzer, “nahvehû” manası benzer rivayetler için kullanılır.
Müslim’in sahih’i “kitap” adını taşıyan 54 bölümden oluşmaktadır. Bablarını sayısı ise, 1322’dir. Toplam 7471, mükerrerler çıkarıldığında 3033 hadis ihtiva etmektedir. Mukaddime’de bulunan hadis sayısı 92’dir.
Kitap isimleri, Buharî’deki kitap isimleriyle büyük ölçüde paralellik arzeder. Bab başlıkları ise daha sonra Nevevî tarafından konulmuştur.
Müslim’de sadece 17 ta’lik vardır. Ta’lik: müellifin kendi hocasından başlamak üzere seneden bir veya daha fazla raviyi ya da bütün senedi atlayarak hadisi en yukarıdaki raviden, cezm sıgalarından biriyle zikretmesidir. Bu tür hadislere muallak denir. Buharî’deki ta’lıklerin sayısı 1341’dir.
Müslim’in sülasiyatı varsa da sahih’ine koymamıştır.
Müslim Buharî’den hiç hadis rivayet etmemiştir.
Müslim’in sahih’i, birinci tabakaya dahil hadis kitaplarındandır.
Nüshaları
Sahih-i Müslim’in birçok nüshaları bulunmaktadır. Sahih-i Müslim, bize Ebu İshak İbrahim b. Muhammed b. Süfyan ve Ebu Muhammed Ahmed b. Ali el-Kalânîsî’den rivâyet edilen iki nüsha halinde intikal etmiştir.
Baskıları
Müslim’in sahih’i birçok kereler değişik yerlerde basılmıştır. En güvenilir baskılarından biri, muhtelif yazma ve basma nüshalar karşılaştırılarak Mehmed Zihni Efendi’nin harekelediği 8 cilt 4 mücelled halinde Matbaa-i Âmire, 1330 baskısıdır.
Dipnotlar ve tam bir cilt tutan detaylı fihristler ilavesiyle ayrıca hadisleri numaralandırarak 5 cilt halinde Kahire’de modern bir baskı Muhammed Fuad Abdulbaki tarafından 1955 yılında gerçekleştirilmiştir.
Şerhleri
Müslim’in sahih’ine 30’a yakın şerh yazılmıştır. Bunların en meşhur ve yaygın olanları arasında Kadı İyad’ın “İkmalü’l-Mu’lim bi Fevâidi Müslim” ile Nevevî’nin “el-Minhâc fi Şerhi Sahihi Müslim İbni’l-Haccâc” isimleri şerhi yer almaktadır.
Müslim’in sahih’i Mehmet Sofuoğlu tarafından Türkçeye tercüme, Ahmed Davudoğlu tarafından da tercüme ve şerh edilmiştir. Her iki çalışma da basılmıştır.
Sahîhân
Hadis edebiyatında Buharî ve Müslim’in sahihlerine, “iki sahih hadis” kitabı anlamına gelmek üzere “es-Sahihan” denilmektedir.
Bu iki kitap üzerinde bu müşterek isimle bazı ilmi çalışmalar yapılmıştır. Mesela:
1. Bu iki kitaptan her ikisinin ya da birinin şartlarına uygun olduğu halde bunlarda yer almayan hadisleri toplamak üzere yapılan çalışmalar vardır. Bu yolla meydana getirilen eserlere Müstedrek denilmektedir. En meşhur Hâkim en-Neysabûrî’nin “el-Müstedrek ala Kitâbi’s-Sahihan”dır. Dört büyük cilt halinde Zehebî’nin bu müstedrek üzerine yaptığı “taakkubât” adlı tenkid ve telhis çalışmasıyla birlikte basılmıştır.
2. İkinci bir çalışma türü sahihayn hadislerini bir kitapta toplamaktır. Genellikle Kitabu’l-Cem Beyne’s-Sahihayn adını alan bu eserlerin sayısı 10 kadardır. Bunlardan sadece bir tanesi sahihan’ın hadislerini müsned tertibinde bir araya getirmiştir.
3. Sahihan’da tesadüf olunan bazı müşkilleri çözüme kavuşturmak için eserler meydana getirilmiştir. Kadı İyad’ın talebesi İbn Kurkûl’un “şerhu müşkili’s-Sahihayn”ı ile Selahaddin el-Alâî’nin “müşkilu’s-Sahihayn”ı bu tür birer çalışmadır.
4. Bu iki kitab ve şerhlerinden kolaylıkla faydalanabilmek için anahtar kitaplar da hazırlanmıştır. Miftah adını taşıyan bu tür kitapların en meşhuru Muhammed Şerif İbn Mustafa et-Tokadi’nin “Miftahu’s-Sahihayn’dır. Bu eser matbudur.
5. Bu iki kitapta yer alan hadislerin, başka senedlerle de varid olduğunu göstermek üzere yapılmış çalışmalar da bulunmaktadır. Müstahrec adı verilen bu tür çalışmalar, adı geçen eserlerin hadislerini rivayet tariklerini çoğaltmış ve hadisin yaygınlığını isbat etmiş olmaktadır. Sahihan üzerine 9 kişi müstahrec yazmıştır.
6. Sahihan’ın ittifakla tahriç ettikleri hadisleri bir araya getiren çalışmalar: “el-Lu’luu ve’l-mercan fima’t-tefeka aleyhi’ş-Şeyhan” , “Zadu’l-Müslim fime’t-tefeka aleyhi’l-Buhari ve Müslim “ gibi.
Diğer Eserleri
Kitabu’l-İlel
Kitabu Evhami’l-Muhaddisin
Kitabu Men Leyse Lehu İlla Ravin Vahidin
Kitabu Tabakati’t-Tabiin
Kitabu’l-Muhadramin
Kitâbul-Esma ve’l-Künâ
Kitâbu’t-Temyîz
Kitâbu’l-Vuhdân
Kitâbu’l-Efrâd
Kitâbu’l-Akrân
Kitâbu Suâlâtihi Ahmede’bne Hanbel
(3447)