Yenge! Ama Nasıl Bir Yenge: Fatıma bint Esed (Peygamberimiz’in ﷺ Yengesi) | Muhammed Emin Yıldırım

Muhammed Emin Yıldırım hocamızın anlatımıyla hanımlara özel olarak gerçekleştirilen Tarihin Mümtaz Anneleri serisinin 24. bölümünde “Yenge! Ama Nasıl Bir Yenge: Fâtıma bint Esed (Peygamberimiz’in ﷺ Yengesi)” başlığı altında Fâtıma annemizi konuşuyoruz…

Dersten Notlar

Fâtıma bint Esed’i 5 başlıkta anlamaya çalışacağız: 

1- Bir Eş Olarak Hz. Fâtıma
2- Bir Anne Olarak Hz. Fâtıma
3- Bir Kayınvalide Olarak Hz. Fâtıma
4- Bir Yenge Olarak Hz. Fâtıma
5- Bir Örnek ve Rehber Olarak Hz. Fâtıma

Fatıma bint Esed validemiz;
Varlığın en güzel çocuğuna;
En güzel yeğenine
En güzel yetimine;
En güzel gencine;
En güzel tüccarına; 
yenge yani anne olmuştu.

Gibisi fazla ama Anne gibi bir yengedir.
Gibisi fazla ama Muallime gibi bir yengedir.
Gibisi fazla ama Mürebbi gibi bir yengedir.
Gibisi fazla ama Liman gibi bir yengedir.
Gibisi fazla ama Kale gibi bir yengedir.

– Eğer eş olarak saliha bir eş olursanız; şartlar ve imtihanlar ne kadar ağır olursa olsun iyiliği kuşanabilir ve iyilik yolunda bir hayatın sahibi olabilirsiniz.

– Eğer anne olarak rahîme bir anne olursanız; evlatlarınızın dünya ve âhiretleri için yapmanız gerekenleri yapar ve onları hayra yönlendirmek için bir ömür çırpınıp durursunuz.

– Eğer kayınvalide olarak adile bir kayınvalide olursanız; gelinleriniz ve damatlarınız için adil olur, asla onlara karşı hakkaniyeti kaybetmeden bir iletişim zemini oluşturursunuz.

– Eğer yenge olarak raûfe bir yenge olursanız; ailenizin bütün çocuklarını bir anne şefkati ile bağrınıza basar, onları kendi çocuklarınızdan ayırmadan onların da iyi olmaları için gayretlerinizi arttırırsınız.

– Eğer örnek ve rehber olarak yanlış isimleri ve modelleri değil de doğru duruşları örnek edinirseniz; iyi örneklerle iyileşir, o örnekleri daha fazla insana taşıma adına gayret içerisinde olursunuz.

“Allah sana rahmet etsin ey annem! Sen benim annemden sonra annemdin. Beni doyurur, çıplakken giydirirdin. Kendi nefsinden mahrum bırakır, beni yedirirdin. Tüm bunları sadece Allah’ın rızasını ve ahiret yurdunu arzulayarak yapardın.” (Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebir, 24/351).

“Allah, hayat veren ve öldüren, kendisi hayy olan ve asla ölmeyendir. Ey Rabbim! Annem Fâtıma bint Esed’i bağışla. Ona hüccetini öğret (kabir sualinde imanî hakikatleri ilham eyle). Kabir girişini ona genişlet. Bunu Senden Peygamberin hakkı ve benden önceki peygamberlerin hakkı için istiyorum. Şüphesiz ki Sen, merhametlilerin en merhametlisisin.” (Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebir, 24/351).

(64)