Müslümanlığın Karakteri Muhabbet
Dört aylık aradan sonra Muhteşem Ahlak derslerimiz başladı. Dönemin ilk dersinde Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, genel anlamda 15 Temmuz darbe teşebbüsünün bir değerlendirmesini yaptı. Sonra dersin asıl konusu olan Sevgi Ahlakı ekseninde, “Müslümanlığın Karakteri Muhabbet” başlığındaki dersini anlattı. Çok mühim mesaj ve meselelerin konuşulduğu ders ile Cumartesi derslerimizin besmelesi çekilmiş oldu. Hayırlara vesile olmasını Rabbimizden niyaz ediyoruz.
Dersten Cümleler
An itibari ile 1437 Hicri yıla elveda dedik ve şuan 1 Muharrem 1438 yılına merhaba dedik.
Aslında böyle bir zaman ve zeminde konuşulması gereken en önemli mevzu, Hicret Bilinci, Takvim/ Zaman Bilinci ve Muhasebe Bilinci olmalıydı.
10 gün sonra kavuşacağımız Aşura Günü’nden dolayı da Mücadele ve Şehadet Bilinci konuşulmalıdır.
“İlk Günden Bugüne Darbeler” diye bir ders yapmayı düşündüm.
İlk darbeci Şeytan’dır.
İslam Tarihi, aslında insanlık tarihidir.
Darbe meşru ve yasal olan yönetime başkaldırmak, kıyam ise meşru ve yasal olmayan yönetimlere başkaldırmaktır.
Hz. Peygamber (sas) dönemindeki suikast girişimleri, aslında birer darbe teşebbüsü olarak anlaşılabilir.
Hz. Osman’ın şehadeti Hicretin 35. yılındadır.
Hz. Osman döneminde neden darbe başarılı oldu?
1. Tedbir sorumluluğunun gevşetilmesi
2. Kardeşlik bağlarının zayıflaması
3. Adalet duygusunun zedelenmesi
4. Liyakat öncelliğinin terkedilmesi
5. İstişare müessesinin belli bir zümre ile sınırlandırılması
Yaşadığımız bu topraklarda bizler darbelere alışığız…
27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997 darbeleri ve bunların bu topraklara etkileri…
15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra ortaya çıkan tehlikeler şunlardır:
1. Müthiş bir güven bunalımı
2. Azalan dini heyecan ve İslam’a hizmet etme arzusu
3. Artan adavet/düşmanlık ve zedelenen muhabbet sorumluluğu
4. Yarın ne olacak endişesi ve insanların zan altında bırakılma meselesi
5. İdeallerden, ilkelerden vazgeçilmesi, eyyamcı ve günübirlik yaşama telakkisi
Hastalıklarımızın ilacı muhabbettir.
Muhabbetin olduğu yerde Merhamet olur.
Merhametin olduğu yerde Liyakat olur.
Liyakatin olduğu yerde Adalet olur.
Adaletin olduğu yerde Selamet olur.
Selametin olduğu yerde Saadet olur.
Asr-ı Felaket’i, Asr-ı Saadet’e eriştirmenin yolu muhabbettir.
Kur’an-ı Kerim’in en temel konularından biri de sevgi ve muhabbettir.
Kur’an’da sevgi kelimesi üç kelime ile ifade edilir: İlf (elf)/ülfet, Vûd/Meveddet, Hûb/Muhabbet
Ülfet: Yakınlaşmak, Kaynaşmak
Meveddet: Sevmek, Sevilmek
Muhabbet: Derin Sevgiyi Ortaya Koymak
Meveddet sonradan kazanılan sevgi, Muhabbet doğuştan gelen sevgidir.
Ebû Hureyre (ra)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sas) şöyle buyurdu:
“Sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız. Yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selâmı yayın!” (Müslim, Îmân, 93-94| Tirmizî, Et’ime, 45; İbn Mâce, Mukaddime, 9)
Batılın gücü bizatihi batıldan kaynaklanmıyor, batılın gücü hakka taraftar olanların zafiyetlerinden kaynaklanıyor.
Muhabbet meselesinin Kur’an-ı Kerim’de dört farklı alanına dikkat çekilir:
Allah’ı sevmek
Resulullah’ı sevmek
Sahâbe’yi sevmek
Birbirimizi sevmek
Alınması gereken mesajlar ve bunların Kur’anî referansı:
Allah’ı sevmek, imanın bir hakkıdır. Bakara 165, Maide 54
Resulullah’ı sevmek, Allah’ın bir hakkıdır. Ali İmran 31, Ahzab, 6
Sahâbe’yi sevmek Resulullah’ın hakkıdır. Şura, 23, Tevbe, 100
Birbirimizi sevmek, aziz İslam’ın hakkıdır. Hucurat, 10, Ali İmran 103
Her sevgi bir iddiadır, her iddianın da bir ispatı olmalıdır.
Bu dört sevginin ispatı, dört farklı ameldir. Nedir bunlar?
Allah’ı sevmenin ispatı; Kayıtsız ve şartsız bir şekilde emirlerine teslim olmak
Resulullah’ı sevmenin ispatı: Âmâsız ve acabasız bir şekilde sünnetini tatbik etmek
Sahâbe’yi sevmenin ispatı: Zorlukta ve kolaylıkta hayatları, onların hayatlarına tabi kılmak
Birbirimizi sevmenin ispatı: Darlıkta ve genişlikte kardeşlerimize tahammül göstermek
Kur’an-ı Kerim’de başta peygamberler olmak üzere, anlatılan tüm kıssaların ortak mesajı Allah’a teslimiyettir.
Teslimiyet öyle kendiliğinden ortaya çıkmaz; teslimiyet şu altı sürecin neticesidir: Güven, Marifet, Muhabbet, Tedbir, Tevekkül, Teslimiyet
Kıble’nin tahvili hadisesinde Hz. Peygamber’in ve Sahâbe’nin teslimiyetleri…
Sahâbe, En Güzel Örneğin, En Güzel Örnekleridir; kulluk kaliteleri Allah (cc) tarafından onaylanmış kimselerdir.
Tahammül yoksa sevgi sadece sözde kalan bir iddiadır.
Müslüman dert olan adam değil, dert çeken adamdır.
“İnsanların arasına karışıp onların ezâlarına katlanan (onların dertleriyle dertlenen, hâcetlerini halleden) müslüman, onlara karışmayıp ezâlarına katlanmayandan daha hayırlıdır.” (Tirmizî, Kıyâmet, 55)
Ne kadar dert çekersek o kadar bu dünyada yanacağız, burada ne kadar yanarsak öte dünyada o kadar rahmete muhatap olacağız.
(7665)