7- Siyer ve Sinema İlişkisi / Bilal Yorulmaz
“Efendimiz (sas) tarihi bir şahsiyet değil, örnek ve model bir şahsiyettir.”
Hassan bin Sabit Sinema Akdemisi’nde bu hafta ‘’Siyer ve Sinema İlişkisi’’ başlıklı seminer gerçekleştirildi. Seminerde konuşan Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr Bilal Yorulmaz, Siyerin seçmeli ders olarak okutulmasının Cumhuriyet tarihi açısından çok önemli olduğunu belirterek bu derse veliler ve öğrenciler tarafından çok sayıda ilgi olduğunu, fakat şimdilerde bu ilginin düşmeye başladığını söyledi. Azalan ilginin en önemli sebeplerinin ders olarak okutulan kitapların tekrarlar ve bilgi çarpıklıkları ile dolu olduğunu söyleyen Yorulmaz, bu sorunu aşma adına ‘’Senaryo Temelli Siyer Öğretimi’’ geliştirdiğini belirtti. Siyer öğretiminde karşılaşılan sıkıntıların başında tematik yaklaşımın ihmal edildiği kronolojik bir anlatım olduğunu söyleyen Yorulmaz, her ikisinin de dengeli bir şekilde kullanılmasının önemli olduğunu belirtti.
‘’Kötü hikâye yoktur, kötü anlatılan hikaye vardır’’ diyen Yorulmaz, yıllardır Efendimiz (a.s.m)’in muhteşem olan hayatının kötü bir şekilde anlatıldığını, bunun ise bir çok sıkıntıyı beraberinde getirdiğini belirtti. Konuşmasını samimi bir üslupla devam ettiren Yorulmaz, Efendimiz (sas)’i tarihi bir şahsiyet olarak değil örnek ve model bir şahsiyet olarak görüyoruz diyerek O’nun (sas)hayatının her sahnesinin bir senaryo değeri taşıdığını belirtti. Geniş bir film kültürüne sahip olan ve bunları katılımcılarla paylaşmaktan çekinmeyen Yorulmaz, filmlerin hiçbir zaman vaaz vermediğini aksine model sunduğunun altını çizdi.Yorulmaz, Efendimiz (sas)’in hayatını bir senaryo tekniği ile örneklendirmeye çalışırsak başlangıç olayının O’nun doğuşu, tetikleyici olayın Vahyin gelişi, hicret ve işkenceler, Kriz’in Mekke’nin Fetih kararı, doruk noktasının Mekke’nin Fethi ve çözüm’ün fetih sonrasında gerçekleşen olaylar olduğunu söyledi. Film tahlilleri ile daha da zenginleşen seminer katılımcıların sorularıyla son buldu.
(664)