Çankırı / Bir Ahlak Kahramanı: Hz. Abdullah B. Amr

82 İl 82 Sahabî projesinin bu dönemki, ilk programı Çankırı’da yapıldı. Halkın büyük bir ilgi gösterdiği programın ev sahipliğini, Anadolu Gençlik Derneği Çankırı Şubesi yaptı. Birçok sivil toplum kuruluşu ve sendikanın katıldığı programa, başta Çankırı İl Müftüsü Arslan Türk olmak üzere, şube müdürleri, parti temsilcileri de katıldı.

Projenin 53. programı, “Bir Ahlak Kahramanı Abdullah b. Amr” başlığında, 100. yıl Kültür Merkezi’nde yapıldı. Kur’an’ı Kerim tilaveti ve Şube Başkanı Muhammed Sivridağ’ın selamlama konuşmasından sonra kürsüye Muhammed Emin Yıldırım Hocamız davet edildi. Hocamız, sözlerine neden Çankırı’da Abdullah b. Amr’ın anlatılacağına dikkat çekerek başladı.

Ecdat Yadigârı Bir Müessese: Darü’l-Hadis

Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, Selçuklu ve Osmanlı’nın İslam’a çok büyük hizmetler yaptığını belirtikten sonra, Darü’l-Hadis müesseselerinin değer ve kıymetinin ne olduğunu söyledi. Dedi ki: “Ecdadımız, İslam’ın doğru ve selim bir şekilde anlaşılmasının yolunun, Hz. Peygamber’in doğru anlaşılmasından geçtiklerini çok iyi biliyorlardı. Peygambersiz bir din algısının, bize Kur’an yeter düşüncesinin, Hz. Peygamber’i haşa sadece bir postacı seviyesine düşürüp, ‘getirdi bize vahyi gitti, şimdi biz vahyin karşında onunla sorumluyuz’ diyen düşüncenin hastalıklı bir düşünce olduğunu çok iyi tespit etmişti. Müslümanların dinlerini, öğrenebilmelerinin en iyi yolunun, Asrı Saadet’teki Darü’l-Erkam modellerinin üretilmesi gerektiğini çok iyi fark etmişlerdi. Onlar diyorlardı ki: ‘Biz Erkam’ın evinin talebeleri gibi Allah’ın kitabını anlayabilmemiz için, aynen onlar gibi Hz. Peygamber’i tanımalı, onun kimlik bilgilerini bilmeyi O’nu tanımak olarak anlamamalı, Hz. Peygamber’in bizimle olan hukukunu, bizim O’na karşı sorumluluklarımızı çok iyi öğrenmeliyiz. Bundan dolayı da adı Darü’l-Hadis olan, Hadis evleri kurmalı ve bu eğitim merkezlerinde Resulullah’ın kutlu sözlerinin üzerinden, başta Allah’ın kitabı olmak üzere din adına ne varsa bunlar talim edilmelidir.’ İşte bu maksatla Anadolu’nun dört bir tarafında Darü’l-Hadis’ler kuruldu. Burası yani sizin memleketiniz bu işin ilk basamağı, ilk besmelesi oldu. Bu manada Çankırılı kardeşlerimin tarihteki bu yerlerini hatırlatır, onları da Resulullah’ın mirasına sahip çıkma adına daha fazla hizmete talip olmalarına davet ederim.”

Hocamız, Darü’l-Hadis’lerin önemini belirtikten sonra Abdullah b. Amr’ın hadisleri Saadet asrında yazan ilk sahabî olması sebebi ile Çankırı için seçildiğini de söyledi.

Neden Ahlak Abdullah b. Amr’ın Üzerinden Öğrenilmeli?

Daha sonra konuşmasına ahlakın Müslümanların hayatında olması gereken yere dikkat çeken Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, ahlakın Abdullah b. Amr’ın hayatının üzerinden öğrenilmesinin de ayrıca bir önemi olduğunu belirtti ve şöyle dedi: “Abdullah b. Amr’ın hayat defterinin başına gelip otursak; gerek onun 70 yıllık uzun ve bereketli ömrü, gerek aynası olan sözleri, gerek başka sahabîlerin ve özellikle Efendimiz’in onun hakkındaki sözleri ve Efendimiz (sas) ile aralarında geçen konuşmaları, gerekse Efendimiz’den (sas) bize naklettiği 700 civarındaki hadisleri ve nüzulüne adı karıştığı ayetleri hepsini alt alta toplasak şöyle karşımıza çıkan konu, kavram ne olur biliyor musunuz? Evet, ahlak olur. O bize her adımı ile ahlak der, ahlak der, ahlak der… İşte ahlak kavramını Abdullah b. Amr’dan öğrenmemizin sebebi budur; bir ahlak kahramanı dememizin sebebi budur.”

İlim, İbadet ve Cihad’da Zirve Bir Sahabî

Abdullah b. Amr’ın hayatına dair tabloları paylaşarak konuşmasına devam eden Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, anlattığı her tablo üzerinden bugünün dünyasına dair de çok önemli mesajlar paylaştı. İdeal bir evlat, baba, kayınbaba, gelin ve çocuk terbiyesi konusunda söyledikleri gerçekten çok önemli idi.

Alınması Gereken Dersler

Konuşmasının sonunda Hocamız, Abdullah b. Amr’ın üç tane rivayet ettiği hadis ve üç tane kendi sözlerinin üzerinden alınması gereken derslerin ne olduğuna değindi. O mesajlar şunlardı:

1- Elinden ve dilinden Müslümanlar emin olsunlar ki, istenilen kıvamda Müslüman olabilesin; Allah’ın yasaklarından sevaplarına doğru hicret et ki, gerçek manada Muhacir olabilesin.
“Müslüman diğer Müslümanların elinden ve dilinden emin olduğu kimselerdir. Muhacir ise, Allah’ın yasaklarından sevaplarına hicret edendir.” (Buhârî, Îmân 4–5, Rikâk 26; Müslim, Îmân 64–65)

2- Dilin doğrulukla, kalbin haşyetle, evin saliha bir hanımla donanırsa, Allah sana üç hayır nasip etmiştir; bu nasiplerin kıymetini gerçek manada bil ki, nimetler üzerinde ziyadeleşsin.
“ Üç hayır, doğru söyleyen bir dil, Allah’tan korkan bir kalp ve Saliha bir hanımdır. Üç şer ise; yalana alışan bir dil, Allah korkusu ile titremeyen bir kalp ve kötü huylu bir kadındır.” (Hilyetü’l-Evliya)

3- Kendi değerlerini ele, ayağa düşürmek istemiyorsan, başkalarının değer ve hassasiyetlerine dil uzatma ki, saygı gösterip, saygı bulabilesin.
“Bir kimse başkasının anne ve babasına küfür eder, söverse; o da döner onun anne ve babasına söver. O sövgüye sebep olduğu içinde sanki kendi anne ve babasına küfür etmiş gibi muamele görür.” (Buhari Edeb, 4; Tirmizi, Birr, 4)

Abdullah b. Amr’ın kendi sözleri üzerinden alınacak üç mesaj:

1- Berekete nail olmak ve ilahi tecellilere erişmek istiyorsan, güneşin üzerine doğmalısın ki,
o güzel zaman dilimlerinden istifade edebilesin.

“Kalkın ne olur kalkın! Bu vakit yatma vakti değil, ilahi tecellilere ve ilahi bereketlere muhatap olma vaktidir. Vallahi! Bu vakitlerin bereketi insana cennet kazandırtır.”

2- Bir Müslüman’ın hayatında olmaması gereken nankörlük ve vefasızlık hastalıklarına karşı hassas ol ki, cennete giden yolda, cehennem yolunun yolcusu olmayasın.

“ Bir kadının varlıklı ve iyi halinde kocasının yüzüne gülmesi, fakirliği ve yokluğu zamanında ise kocasına yüz asıp, ondan yüzünü çevirmesi cehennemi kazanması için yeterlidir.”

3- İlim yolunda ilerlerken seviyen artıkça haşyetin değil, kibrin artıyorsa, her öğrendiğin seni titretmiyorsa, kendini iyice hesaba çek ki, işin neticesinde eyvah demeyesin.

“İlim ile elde ettiğim bilgilerin sadece bir miktarına siz vakıf olsaydınız vallahi beliniz bükülünceye kadar secdeden kalkmazdınız.”

Siyer Araştırmaları Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre projenin 54. programı 30 Kasım 2013, Cumartesi günü Tunceli’de, 55. programı ise 1 Aralık 2013 Pazar günü Bingöl’de yapılacak.
Daha fazla bilgi için 0 212 544 76 99 nolu telefonu arayabilir; www.82il82sahabi.com, www.siyervakfi.org adreslerini ziyaret edebilirsiniz. Yapılan tüm programları ise www.siyertv.com adresinden izleyebilirsiniz.

(3165)